29 Ekim 2010 Cuma

Hükümet şeklini kutlayan bizim gibi başka alıklar var mı acaba?

Bugün kreş tatil, çoğu yerler gibi resmi tatil..Dolayısıyla ben de evdeyim.
Bugün herkes sosyal ağlarda birbirini parmaklayıp beğeniyor. O onun bayrağını bu bunun Atatürk'ünü..
Bugün zaten herkes sosyal ağlarda bayrak asıp, "ataaam ataaam" diyor.
Şu an tv'de bir program var, adı; Cumhuriyet Coşkusu!

Cumhuriyet'i farklı bir kulvarda savunmamız ve omuzumuzda taşımamız gerekirken, günübirlik bu coşkunun manası ne? Cumhuriyet resepsiyonlarla mı büyüyor, davet edileni edilmeyeni ve davete katılmayanıyla bu kadar meşgul ediliyoruz?

Ancak beyaz ekranlarda, renkli butonları tıklayarak sosyalleşebildiğimiz, artık okumaktan, anlamaya çalışmaktan ve popüler olanı gönül rahatlığıyla uygulamaktan çekincelerimiz olmadığı için artık şu tabloya bakıp hiç tereddütsüz bir şekilde kabul edebiliriz ki Türkiye üçüncü dünya ülkesidir. Gelişmekte olan falan da değil, üçüncü dünya ülkesi demek az gelişmiş demektir! bildiğin gelişmemiş hatta, gelişimini tamamlayamadığı gibi, tamamlayabilme çabası içinde de olmayan... bunu yapabilecek birlik, bütünlük ve hoşgörü içinde olamayan, saygıdan yoksun, millet olmanın getirebileceği muhtemel dürtülerden yoksun, yobaz, taşı toprağı peşkeş çeken insanlarca yönetilen; asla gelişemeyecek olan ülkedir.

Kimi profiline sonradan renklendirilmiş siyah beyaz atatürk fotoğrafı koyarak cumhuriyetimizi kutlar, biri tv'de keman falan eşliğinde böyle genç Türkiye Cumhuriyet'inin gençlik yıllarına ait böyle modern şarkılar, tangolar falan söyler, haber sunarken memeleri dışarı pöşküren kadınlar bugün münasebetiyle, nihayet kanun namına düzgün giyinebilirler... Bu kadarız biz çünkü. 

Bende istiyorum cumhuriyeti kutlamak, hatta yönetim biçimimizin pek iç açıcı olmamasına rağmen, başka türlü de olabileceği falan endişeleriyle kutlamayı istiyorum yine de... ama bir gün değil, başka günler de... Gurur duymayı, zorluklardan gelmişliği, büyük savaşlar vermiş olmayı ve sonunda Türkiye olmuşluğumuzu, "Türk ırkı" diye bir şeyin olmadığının farkına vararak kutlayabilmeyi isterdim.

Oysa ki..

Ne gururu? Kızın başına gelenlerin başka bir ülkede yaşıtı bir insanın başına gelmesi, üstelik eğitim yolunda; çok çok düşük bir ihtimaldir eminim ki. Ashley, erkenden başvurularını yapmış olmasına rağmen vizesini alamamış, uzun ve içinden çıkılamaz gibi görünen bir sürecin içine itilmiştir. Okumak için gidecekti oysa, vizesini alamadı, okullar açıldı, mağduriyetin yanı sıra 'tanrım ben nerede yanlış yaptım' durumları var şimdi. Hem bireysel, hem ailesel. Daha da acısı var ki, bunu nasıl bir cümleyle aktarsam bilemiyorum. 

Valla tuhaf ama gerçek ki; Ashley arkadaşımız üçüncü dünya ülkesi vatandaşı olduğu için aşağılanarak, neden türkiyedeki paralı bir okula başvuradığı konusunda ciddi ciddi azarlanmış.

Hemde; bir türk tarafından.

Paranla, dilinle, uyruğunla ancak bu ülkede bu kadar rencide edilirsin zaten.

Yaa..? işte buyrun gurur duyun



5 yorum:

  1. 4 temmuz civari seni bu taraflara (ABD) bekleriz istersen. Kutlama, parti, barbeku, havai fisek, kostum girla.

    Hatta Cinco de mayo bile ulusal !!!! bayram olmak uzere.

    TC deki cumhuriyet bayrami kutlamasi buradakinin yaninda hicbirsey kaliyor.

    YanıtlaSil
  2. Bu kadar güzel anlatılabilir ancak! duygularıma tercüman oldun, teşekkür ederim. Seni seviyorum...

    YanıtlaSil
  3. @pratik anne; paramız bu kadarına yetiyo napalım :)))


    @açalya; bende seni seviyorum ;)

    YanıtlaSil
  4. Valla gurur duydum ve anneme de okuttum. Bu kadar güzel anlatılamazdı çok teşekkür ederim çok teşekkürler.Vize alırım insallah 2. dönem ama oldu da alamadım gidip bin tane bloggerdan rica edicem rezil etsinler Macar konsolosluğnun pisliğini.Sende destek olursun değilmi Derya abla?

    YanıtlaSil
  5. off etmem mi, bayılırım çomak sokmaya, laf geçirmeye...

    YanıtlaSil