* Cumartesi günü akşam saatleri:
M: Anne okula yarın gitsem olmaz mı?
B: Oğlum yarın tatil, okul kapalı. Ne bu acele?
M: hiç
B: Arkadaşlarının gözlüğünü görmesini mi istiyorsun?
(ciğerini bilirim)
M: Evet
(dürüst oğlum benim)
* Pazar günü akşam saatleri, aynanın karşısında yeni gözlüklü haline, yeni mimikler etüd ediyor...
M: Anne, ya yarın öğretmenim beni tanımazsa?
B: Tanır oğlum, bugün herkes nasıl tanıdıysa öğretmenin de tanır, bu kadar büyütme bence..
M: "A, bu kim" demezlermi?
B: :))))) öpücük, öpücük, öpücük
Oy canım canım :) Güle güle kullansın gözlüğünü.
YanıtlaSilTeşekkürler
SilBir öpücük de benden kondur olur mu?Çok yakışmış gözlüğü. Kendisi için bu kadar önemli bir değişimi herkes için önemli görmeleri ne kadar güzel bir heyecan. İşte biz bunu yitirdik değil mi?
YanıtlaSilÖperim :) Heyecanlarımızı yitirmemiz bıkkınlıktan ve asıl değiştirmek isteyip de değiştiremediğimiz şeylerin hüznünden sanırım. Bir tür eziklik içindeyiz artık
Silbizimki gözlüğü taktı da bıkıp bıraktı bile. hatta ben de halen doktora götürmedim ne oldu acep diye. imza: ihmalkar anne
YanıtlaSilhayırlı olsun, mercan efendiye herşey yakışıyor :)
Doktor Mercan'a 2 ay önce verecekti gözlüğü ama henüz okuma-yazma evresinde olmadığı için bir süre daha vermemeyi önermişti. Çok kırpıştırınca gözlerini, kızarınca falan erken götürdüm kontrole. Erken yaşta tedavi edilebilme ihtimali var çünkü astigmatın. Gerçi bir de hipermetrobu varmış ama bakalım düşecek mi numaralar, kalacak mı?
Sil