30 Nisan 2012 Pazartesi

Devletin pamuk elleri


Devlet eliyle tecavüzcüler okşanır
Devlet eliyle ne kadar yazar, çizer, düşünür varsa içeri atılır
Devlet eliyle heykeller yıkılır
Devlet eliyle katliam yapılır, aydınlar yakılır, kitaplar toplatılır
Devlet eliyle yolsuzluk yapılır
Devlet eliyle beyinler avuçlanır
Devlet eliyle dindar nesil yetiştirilir
Devlet eliyle faşizm her evin penceresi önündeki saksıya itinayla dikilir
Devlet eliyle doğaya balta savrulur, korkunç konutlar inşa edilir.
Devlet eliyle bol bol cami yapılır
Devlet eliyle, bilimle uğraşan bir avuç insan doğduğuna pişman edilir
Devlet eliyle bol bol dini içerikli kitap ücretsiz dağıtılabilir
Ama devlet eliyle tiyatro olmaz!


Akıllara takılan şey; devlet herşeyi yapabiliyorsa, televizyon kanalı falan da işletibiliyorsa tiyatroyu neden işletemiyor? Maaliyeti mi çok geliyor, yoksa okumuş etmiş, fikri, zikri ve düşüncesi olan 'entel' diye diye dantelleştirilen insanları kontrol etmesi zor olduğu için mi? 'Höt' dedinmi ayaklandıkları, 'höst' dedinmi dayılandıkları için mi? Dilediğin gibi ehlileştiremediğin için değil mi devlet?

Doğru olan birşey var. Devletin eliyle tiyatro yapılmaz elbet. Devlet ne anlasın tiyatrodan. Ama devlet 'baba'dır yani hani... Hah işte bu yüzden devlet el verir tiyatroya, destek olur, kalkındırır, yeni sahneler yapar, çatır çatır da öder paralarını elbet.

Sanat; bir ülkenin duble yolları kadar önem arz eder çünkü. Uygarlığın gelişiminde şüphesiz sanatın önemi büyüktür. Sanatın her türü; tekrar ve taklit edilemez duygularla icra edilir. Duyguları ifade etme biçimi ise başlı başına bir sanattır.

Heykelleri yıkıp, tüm dünyanın saygı duyduğu bir virtözü ülkeyi terketmeye mecbur bırakıp, tiyatroya da "devlet eliyle yapılacak iş değil" demek insanları hayata bağlayan damarları kesmek* değil de nedir?

Ayrıca ben mi yanılıyorum acaba? O pek bir benzemeye çalışılan, örnek alınan avrupa ülkelerinde tiyatro ve operaların tüm finansmanı devlet tarafından karşılanmaktadır. 

Devlet; idaresini üstlendiği ulusun sanatının arkasında durur. Sanatı desteklemek bir uygarlık ölçütüdür. 


* Sanatsız kalmış bir milletin, hayat damarlarından biri kopmuş demektir. M. Kemal Atatürk 

11 yorum:

  1. 6-7 yıl önce, avrupa birliğine daha yeni girmiş Bulgaristan'ı ziyaret etmiştim. Bir sürü arkadaşım vardı orada, her birinin evlerini ziyaret ettim. Ben, daha yeni mezun bir yeni yetmeydim ve aldığım maaş oradaki en tecrübeli yöneticilere denkti neredeyse.
    Karı-koca çok da iyi işlerde çalışan bir arkadaşım evindeki tek eşya olan yatağında ağırlamıştı beni. Eşi, bebeği, arkadaşım ve ben 2 kişilik bir yatak tepesinde oturmuş, sohbet etmiş, yemek yemiş ve birşeyler içmiştik.
    Babası azıcık zengin bir arkadaşımın Sofya merkezdeki evinde, yeni binalardaki kiraların ne kadar yüksek olduğunu öğrenince dudağım uçuklamıştı.
    Karı-koca yazılımcı bir başka evde ise, koca kişisi ek iş olarak marangozluğa el atmış, komünizm bloklarındaki evlerini bir cennete çevirmişti, heryeri de origami çiçeklerle döşemişlerdi karı-koca.
    Hepsinde gördüğüm ortak şey, ciddi bir yoksulluktu. Hep bir geçim derdi. Kapitalizme geçememe durumu. Hala işçiydi hepsi, o şartlarda yaşıyorlardı.
    Sonra bir akşam Sofya'nın merkezine gittik, tiyatroya. Sıra sıra en az 20-30 tane tiyatro vardı yan yana. Bilet yoktu, hepsi doluydu. Bu kıt kanaat geçinen insanlar, her hafta mutlaka tiyatroya gidiyordu. Ve ömrüm boyunca birlikte çalıştığım en 'sağlam' insanlardı.
    ---------------------
    Geçen hafta tatilde, Antalya'nın neredeyse tüm antik kentlerine göz attık şöyle bir. Can sordu: "Anne neden hepsinde tiyatro var?" Bilmem ki dedim, eskiden tiyatrosu olmayan kente kent denmezmiş herhalde. Şimdi oğluma tiyatro diye gösterdiğim eciş bücüş binacıkları düşünüp utandım.
    Bilmem ki olur mu devlet eliyle tiyatro. Bilmem ki olur mu tiyatrosuz bir millet?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Can'ın sorusu, durumun çok tatlı bir öz eleştirisi... Diyecek birşey bulamıyorum.

      Sil
  2. Devlet artık tıbbı da bıraktı üfürükçülere ne olduğu belli olmayan tiplere prim vermeye başladı ve bunu ilkokullara kadar soktu.Doğal tedavi uzmanı Süleyman Gök diye bir herif unutkanlık ve dikkat dağınıklığını damarlardaki pis kanı jiletle keserek akıtıyormuş bu işlemin adı 'hacamat' mış bunu ilkokul çocuklarına yapılmasını tavsiye etmiş. Hiç şaşırlımicak bir şey daha demiş bu hadislerde de geçiyormuş ve bunu dini günlere göre yapıyormuş kendine günler belirlemiş hatta ve hatta melekler tarafından Hz.Muhammed ' e de yapılmış bu.Umarım bütün bu saçmalıklara inan çıkmaz. Pis kanı nasıl ayırtediyo acaba bu yüce şahsiyet(!). Kan değerleri yüksek olan insanlar kan bağışında bulunurken, bu işlemi göz önünde bulundurursak pis kanlarını mı bağışlamış oluyorlar acaba diye sormadan geçemiyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. tanrılar kan istiyor!

      Sil
    2. Bu da herhalde insanları kandıracak dolandıracak yeni bir piyasa üstelikde devlet destekli. Eminim müşterisi de bol keseden çıkar. Yaptıkları o kadar pislikten sonra herhalde kendilerini bu yöntemle arındırmayı düşünüyorlar. Detoks misali.

      Sil
  3. Hangi konunun işinin erbabı tarafından ele alındığını düşünebiliriz ki? Tapuya gidinbir tapu işlemi 45 gün sürüyor. Hizmet Standartlarına bakın o işin yapılması iki saat 15 dakika sürüyor. Hangi işin düzgün yürüdüğünü söyleyebiliriz? Hangi konuda vatandaşın sorunları ciddiye alınıyor? merak konusu.

    TV lerde sahtekarlar boy gösteriyor, ama program yok. halkı bilinçlendirmeye değil de halkı cahilleştirmeye yönelinmiş dört koldan. Üff içim şişti :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu işin erbapları, tam da sözünü ettiğin şeyi hakkını vererek yapıyorlar işte. Anlamayan, okumayan, kesinlikle 'sorgulamayan', hoşgörüsüz, düşmanlıkla elini yüzünü yıkayan, dizilerle yatıp, yarışmalarla kalkan; toplumsal yaraları normal karşılanabilir düzeyde gören ve böylelikle hayatın içindeki gerçeklikleri de rol icabı sanan güneş enerjisiyle çalışan bir toplum yarattılar.

      Sil
  4. Yanıtlar
    1. delimisin, dumanı tütüyor dumanı! kıvılcımlar saçıyor

      Sil
  5. "devletin pamuk elleri mi?
    yüreği pamuk olmayanın elleri kırbaçlı, cepleri akrepli olur ancak.
    şekilde görüldüğü gibi!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bol bol kanla, haksız kazanç ve rantla, emek sömürüsü ile nemlendirdiği için pamuk işte

      Sil