1 Kasım 2012 Perşembe

Havadis

Sonuna gelmeden yazmadım, hatta herkese söylemedim bile; bir sürü "aaağ niye" sorusuna maruz kalmayayım diye.

Şimdi sonuna gelip, o eşikten atlamış bulunmaktayım. Bugün yeni hayatımın 1.günü..


3 yıl önce ajanslarda çalışıp yorulduğum, geceli gündüzlü, uykusuz çalışma periyoduna Mercan'ın çocukluğunu yakıştıramadığım için; kurallarını koyacağım, duruma göre esneyerek çalışabileceğim, ve "en azından benim" diyebileceğim bir butik ajans kurmuştuk.

3 yıl uzun bir süre değil ama, ben bundan da yoruldum. Yapabileceğim onca şey varken yoz beyinlerin isteklerine göre kendimi modifiye etmekten sıkıldım. Üstüne işletme bedelleri ve devlete ödenen kdv'nin, stopajın oyun buyun masrafı eklenince "durun hop, inecek var" kıvamına geldim.

Bu şekilde çalışmaya da müsait olmadığımı, 'esnekliğin' yeterince huzur verici birşey olmadığı ve aslında düşündüğün kadar da esnek olamayacağım, hatta bu esneklik işinin sadece ofise geliş gidiş saatlerime etki edebilecek bir kavram olduğunu farkettim.

Benzer müşterilerin, benzer istekleri, tuhaf beklentileri… yok!

Velhasılı… Bir dönemi daha kapattım. Şimdi evimdeyim, oğlum hemen arkamda günlük çalışmasını yapıyor. Çünkü evet onu da kreşten aldım.



1,5 yaşına gelmeden, ona bakacak kimse olmadığı için kreş hayatımız başlamıştı. Sabah ayrılmalar, akşam buluşmalar, gün içinde neler kaçırdığımı saptamaya çalışmalar, kısacık birlikteliğimizin çoğunu ayrı geçirmiştik. Düşündüm; seneye ilkokula başlayacak. Büyük bir adım olacak bu hepimiz için. Birden büyüyüverecektik. Beklentiler, keyifler.. hepsi değişecekti. İşte bu yüzden aldım onu kreşten, şimdi ilkokuldan önceki son çocukluğunu benim yanı başımda yaşıyor. Oyun oynuyoruz (ne zaman yorulacağım henüz bilmiyorum), bol bol geyik yapıyoruz oğlumla, parka gidiyoruz zaman kaygısı olmadan, akşam yemeklerimiz hep var olacak artık..

Ev yaşantısını özlediğimi anladım. Evde 'anne' olmayı.

  
Tabi herşeye rağmen mutfakta hamur işleri pişirecek, pişirirken şişirecek, el işi yapacak, temizlik neferi olacak kadar evcimen değilim. Evde de kendime ve Mercan'a dair planlarım var. Zaten 1 yaşından beri kreşlerde büyüyen bir çocuk evde sıkılır, yani başı boş bırakırsanız sıkılır. O yüzden günlük küçük küçük çalışma planları yaptım yine onun için. Materyal olarak da donanımlıyım. Henüz 3 yaşındayken Boyut Yayıncılık'tan aldığım "Anaokulu Seti" şimdi tam olarak amacına hizmet edecek. Ayrıca dönem başladığında okulun aldığı beceri, dikkat, etkinlik, matematik ve ingilizce kitaplarını verdi öğretmeni. Haftanın bir günü her zamanki gibi buz pateni, bir günü de artık sergi, müze, etkinlik ne bulursak oraya... 

Bende bir çocuk kitabı yazıp resimlemeyi düşünüyorum. Hatta konusu ve ön hikayesi hazır bile. Sadece ev içindeki günlük planlamamı doğrultup kendime çalışma aralıkları yaratmam gerekiyor.

Nasılım blog?

4 yorum: